2 Ekim 2023 Pazartesi

Kamulaştırma Bedelinin Tespiti ve Tescili Davası

     Yapılması istenen kamulaştırmanın uzlaşma yolu ile gerçekleştirilememesi durumunda, kamulaştırma yapmaya yetkili idare tarafından, kamulaştırılmak istenen yerin malikine karşı olacak şekilde kamulaştırma bedelinin tespiti ve tesciline dair dava açılabilir. Bu davanın amacı kamulaştırılmak istenen yerin bedelinin tespit edilmesi ve kamulaştırma faaliyeti açısından idareye tescilinin talep edilmesidir.

    Kamulaştırma kanunu m.19’a göre, İdare öncelikle, kamulaştırılması kararlaştırılan tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malın Kadastro Kanunun 16. maddesine göre sayılan kamu mallarından olup olmadığını ilgili yerlerden sormak suretiyle tespit eder. Yine aynı maddenin devamında idarece hazırlanan ve toplanan belgelerin tamamı, taşınmaz malın bulunduğu yer asliye mahkemesine verilerek, taşınmaz malın kamulaştırma bedelinin tespiti ile, bu bedelin peşin veya kamulaştırma bu kanunun 3 maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi karşılığında idare adına tesciline karar verilmesi istenir denmektedir. Kamulaştırmaya konu taşınmaz eğer ki tapuya kayıtlı ise bu taşınmaz üzerindeki herhangi başka bir davanın söz konusu olması kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılmasına engel teşkil etmez.

    Taşınmazın idare tarafından kamulaştırılabilmesi için öncelikle taşınmazın malikinden taşınmazı satın alma yoluna başvurması gerekir. Bu halin gerçekleşmemesi durumunda idare tarafından kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açabilme hakkı mevcut olur. Tam tersi durumda ise taşınmazın maliki hususunda belirsizlik olması veya taşınmazın tapuda kayıtlı olmaması durumunda ise yukarıda belirtilen malikinden taşınmazı satın alma yoluna başvurma zorunlu görülmemiştir.

    Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davaları Asliye Hukuk mahkemelerinde görülür. Bu davalarda yetkili mahkemeler malın bulunduğu yer Asliye Hukuk mahkemeleridir.

    Kamulaştırma davalarında idare mutlak surette davacı konumunda kamulaştırılması planlanan taşınmazın maliki ise davalı konumundadır. Malik konusunda belirsizliğin bulunması durumunda dava taşınmaz üzerinde tüm malik olma durumundaki kişilere karşı açılır.

Dava Kararı Sonucunda İptal Davası Yolu

    Dava açıldıktan sonra davalı malik kamulaştırmanın iptalini idari yargıda dava konusu haline getirebilir. Bu hak Anayasa'nın 125. maddesinden gelmektedir. Şöyle ki “İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.” şeklinde belirtilmektedir. İptal davasının açılması için kanunen 30 günlük süre öngörülmüştür. Dava kamulaştırmayı yapan idareye karşı açılacaktır. 30 günlük süre hak düşürücü mahiyettedir.

    Kamulaştırmanın iptali davasında, Cumhurbaşkanlığınca alınmış bulunan kamulaştırma kararlarının iptali için davanın Danıştay’da açılması gerekmektedir. Diğer idare tarafından alınmış bulunan kamulaştırma kararlarının iptali için ise taşınmazın bulunduğu yer idare mahkemeleri hem yetkili hem de görevli mahkemelerdir. Asliye Hukuk mahkemeleri, idari yargılama sonucunda kamulaştırmanın iptaline karar verilmesi halinde idarenin talepte bulunduğu kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescilini reddetmek zorunda kalacaktır.


Stj. Av. Batın ÇEBİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.