10 Ekim 2023 Salı

Unutulma Hakkı


Yaygın internet kullanımıyla beraber özellikle sosyal medyanın hayatımızın her noktasına hızlı bir biçimde girmiş olması pek çok bilgiye hızlıca ve neredeyse sınırsızca ulaşmamıza sebep olmaktadır. Söz konusu durum özel hayatın gizliliği başta olmak üzere ifade özgürlüğü, haberleşme özgürlüğü, basın özgürlüğü gibi çeşitli hakların sınırları yeniden çizilmeye başlanılmıştır.

Unutulma hakkı, internet aracılığıyla yapılan ancak güncelliğini kaybetmiş, şahıs üzerindeki çeşitli olumsuz etkileri ortadan kaldırmayı amaçlayarak, kişisel verilerinin aleyhine kullanılmasını engelleme amacı ile ortaya çıkmıştır.

Tüm bunların ışığında, özel hayatın gizliliği başlığı altında değerlendirebileceğimiz unutulma hakkı kavramı çok da uzak olmayan bir geçmişte hayatımıza dahil olmuştur. Anayasamızın 20. maddesinde de güvence altına alınan özel hayatın gizliliği kavramı, unutulma hakkını hukukumuza dahil etmiştir. Unutulma hakkı ile ilgili gerek ulusal mahkemelerimizde gerek uluslararası yüksek mahkemelerde çeşitli içtihatlar bulunmaktadır.

Anayasa madde 20 – Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. (Mülga üçüncü cümle: 3/10/2001- 4709/5 md.)

(Değişik fıkra: 3/10/2001-4709/5 md.) Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâkın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak, usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça; kimsenin üstü, özel kâğıtları ve eşyası aranamaz ve bunlara el konulamaz. Yetkili merciin kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kendiliğinden kalkar.

(Ek fıkra: 7/5/2010-5982/2 md.) Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.

Bu noktada değerlendirilmesi gereken diğer mesele de haberleşme-basın özgürlüğünün unutulma hakkı ile çelişmesi hususudur. Öyle ki bu hususta uluslararası hukuklarda farklı değerlendirmeler de söz konusudur. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri unutulma hakkını kullanarak çeşitli bilgilerin kaldırılmasını ifade hürriyetine engel olarak değerlendirmişse de Avrupa Birliği Adalet Divanı bu konuyu kişi mahremiyetinin ihlali olarak ele almıştır. Hiç şüphesiz ki bu noktada göz önünde bulundurulması gereken konu haklar arasındaki menfaat dengesinin sağlanmasıdır.

Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın “Google-Spain” kararı, unutulma hakkının ulusal ve uluslararası hukukta ileri sürülmesine önayak olmuştur.

Anayasamızda unutulma hakkı özel bir şekilde belirtilmemekle beraber Anayasa Mahkemesi’nin unutulma hakkı ile ilgili olarak 2013/5653 başvuru numaralı N.B.B. başvurusu ile unutulma hakkı ilk kez bir karara dahil edilmiştir.

Bu noktada önemle belirtilmelidir ki, unutulma hakkı, internette bulunan her haber için uygulanabilir nitelikte değildir. Çeşitli kriterler göz önüne alınarak uygulama yapılmaktadır. Şöyle ki:

    ·       Yayının içeriği

    ·       Haberin yayında kaldığı süre

    ·       Haberin güncelliğini yitirmesi

    ·       Haberin tarihsel bir veri niteliği taşımaması

    ·       Haberin kamu yararına katkısı

    ·       Hakkında haber yapılan kişinin kamusal bir figür olup olmaması

    ·       Söz konusu haberin değer yargılarına veya olgusal gerçeklere müdahalede bulunup bulunmadığı

     ·        Halkın söz konusu habere yönelik ilgisi,[1]

Değerlendirme ölçütleridir.

Anayasa Mahkemesi aynı zamanda söz konusu haberlerin ölçülülük ilkesi ışığında çıkartılıp çıkartılmayacağının değerlendirileceğini ifade etmiştir.

Ölçülülük esasları değerlendirilirken dikkate alınan yöntemler de AYM tarafından şu şekilde belirtilmiştir:

   ·   İnternet arşivinde arama yapmayı sağlayan haber ve habere konu kişi arasındaki bağlantıyı kuran kişisel verinin silinmesi.

    ·       Haberin anonim hale getirilmesi.

    ·       Kişilik hakkı ihlalinin gerçekleştiği yayın, kısım, bölümle ilgili olarak içeriğe erişimin engellenmesi.[2]

 

Stj. Av. Bilge Sultan BAKİ



[1] Özel Yaşama ve Aile Yaşamına Saygı Hakkı, Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru El Kitapları Serisi-8, Dr. Gülay Arslan Öncü

[2] Özel Yaşama ve Aile Yaşamına Saygı Hakkı, Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru El Kitapları Serisi-8, Dr. Gülay Arslan Öncü

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.