Ceza hukukundaki anlamıyla uzlaştırma kavramı, taraflar arasında, herhangi bir şekilde taraf olmayan Cumhuriyet Savcısı onayı ile görev verilen avukat veya hukuk öğrenimi gören kişi tarafından yapılan barıştırma, zararın giderilmesi ve bir eylem hususunda anlaştırma olarak açıklanabilir. Yargıtay, uzlaşmayı karma nitelikli bir kurum olarak kabul etmektedir. Buna göre uzlaşma bir yönüyle usul hukuku kurumu, ceza ilişkisini sona erdirmesi nedeniyle de maddi ceza hukukuna ait bir hukuksal kurumdur.[1]
Alternatif
uyuşmazlık çözüm yıllarına kıyasla CMK’daki uzlaştırma yüksek oranda farklılık
göstermektedir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinde taraflar hukuki
uyuşmazlıklarında serbest bir şekilde tasarruf edebilmektedirler. Uzlaştırma
çözüm yolunda ise kural olarak ceza muhakemesi alanında tarafların tasarrufuyla
bulunmasının mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Taraflar bu süreç nihayetinde
uzlaşma sağlanması durumunda özel hukuk anlamında da bazı sonuçlar ortaya
çıkabilecektir. Bu sebeple uzlaştırma kavramı içerisinde ceza muhakemesi hukuku
ve ceza hukukunun yanı sıra özel hukuk kavramlarını da görebilmemiz mümkündür.
Uzlaştırma
yolunun kullanılması, mahkemelerin iş yükünü azaltacağı gibi tarafların
arasındaki barış ve edimi sağlayarak toplum huzurunun sağlanabilmesine katkı
sağlamaktadır. CMK m.253’e göre; Aşağıdaki suçlarda, şüpheli ile mağdur veya
suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırılması
girişiminde bulunulur:
a.
Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete
bağlı suçlar,
b.
Şikâyete bağlı olup olmadığına
bakılmaksızın, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan;
1.
Kasten Yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88)
2.
Taksirle Yaralama (madde 89)
3.
Tehdit (madde 106/1)
4.
Konut Dokunulmazlığının İhlali (madde 116)
5.
İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali (madde 117/1, madde 199/1-c)
6.
Hırsızlık (madde 141)
7.
Güveni Kötüye Kullanma (madde 155)
8.
Dolandırıcılık (madde 157)
9.
Suç Eşyasının Satın Alınması veya Kabul Edilmesi (madde 165)
10.
Çocuğun Kaçırılması ve Alıkonulması (madde 234)
11.
Ticari Sır, Bankacılık Sırrı veya Müşteri Sırrı Niteliğindeki Bilgi veya
Belgelerin Açıklanması (dördüncü fıkra hariç, madde 239)
c. Mağdurun veya suçtan zarar görenin
gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar
bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını
gerektiren suçlar.
Ancak
soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile cinsel dokunulmazlığa
karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilmesi mümkün değildir.
Dava
şartı olarak uzlaştırma yolunun olduğu suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilmeden,
kamu davası açılmasının ertelenmesi veya hükmün açıklanmasının geriye
bırakılması kararı verilemez.
Uzlaştırma
ile görevli bulunan kişi bu görevini ifa ederken dürüst, bağımsız ve tarafsız
olarak yerine getirmelidir. Taraflar açısından ortak yarara ulaşılmasını
sağlamalıdır. Bu kişi görevini ifa ederken taraflara nazik ve saygılı davranmak
mecburiyetindedir. Aynı zamanda görevi ifası boyunca hızlı, dikkatli, etkin ve
hizmet kalitesinin verimli olmasına dikkat etmelidir.
Uzlaştırmacı
siciline kaydolabilmek için;
a.
Türk vatandaşı olmak
b.
Tam ehliyetli olmak
c.
Avukatlar yönünden baroya kayıtlı olmak
d.
Hukuk öğrenimi görmüş kişiler yönünden
üniversitelerin hukuk fakültelerinden mezun olmak veya hukuk ya da hukuk
bilgisine programlarında yeterince yer veren siyasal bilgiler, idari bilimler,
iktisat veya maliye alanlarında en az dört yıllık yüksek öğrenim yapmış olmak
e.
Kasten işlenmiş bir suçtan mahkûm olmamak
f.
Terör örgütleriyle iltisaklı veya
irtibatlı olmamak
g.
Uzlaştırmacı eğitimini tamamlamak ve
yazılı sınavda başarılı olmak
h.
Disiplin yönünden meslekten veya
memuriyetten çıkarılmamış ya da geçici olarak yasaklanmamış olmak, gerekir.[2]
UZLAŞTIRMA SÜRECİ
Kendisine
büro tarafından görev tevdii edilen uzlaştırmacı, taraflara uzlaşma teklifini
götürür. Taraflar kendisine yöneltilmiş bulunan uzlaşma teklifine, teklif
tarihinden itibaren üç gün içerisinde kararlarını bildirmedikleri takdirde,
teklif reddedilmiş sayılır. Teklifte bulunulmaması durumunda tarafa uzlaşma
kabulü veya reddinin doğuracağı hukuki sonuçlar anlatılır.
Uzlaştırma
görevinde bulunan kişi, dosya içerisinde bulunan belgelerin birer örneğinin
kendisine teslim edilmesi sonrasında otuz gün içerisinde uzlaştırma iş ve
eylemlerini sonuçlandırır. Bu süre yirmi günü geçmemek üzere en fazla iki defa
uzatılabilir. Uzlaştırma süreci gizli bir şekilde yürütülmelidir.
UZLAŞTIRMA SONUCU
Uzlaştırma
dolayısıyla verilen sürecin sonucunda taraf olanların anlaşıp anlaşamama
durumları söz konusu olacaktır. Sonuca varılamaması halinde tekraren uzlaştırma
yoluna başvurulamaz. Ancak taraflar uzlaştıklarını ifade eden belge ile en geç
Cumhuriyet Savcısının düzenleyeceği iddianame tarihine kadar başvuruda
bulunarak uzlaştıklarını beyan edebilmektedirler. Uzlaşının gerçekleşmesi
durumunda taraf imzalarını da beyan eden rapor ayrıntılı şekilde açıklanır.
Görevli Cumhuriyet Savcısı bu raporu ve dosyayı üst yazı ile mahkemeye sunar.
Mahkeme taraf olanların özgür iradeleriyle ve uzlaşmanın ahlaka ve hukuka uygun
olduğu kanaatine varırsa bu raporu imza ve mühür yoluyla kovuşturma dosyasında
muhafaza altına alır. Uzlaşının sağlanması durumunda, soruşturmaya konu olan
suç ile alakalı tazminat davası açılamayacak, davadan feragat edilmiş
sayılacaktır.
Stj.
Av. Batın ÇEBİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.