Sigorta sözleşmesi, sigorta güvencesini üzerine alan sigortacı ile prim ödeme borcu altına giren sigorta ettirenin arasında düzenlenen bir sözleşme türüdür. Yukarıda belirttiğim üzere sigorta sözleşmeleri her iki tarafa da borç yükleyen bir sözleşmedir.
TTK. m. 1401’de sigorta
sözleşmesi tanımlanmıştır:
“Sigorta sözleşmesi,
sigortacının bir prim karşılığında, kişinin para ile ölçülebilir bir menfaatini
zarara uğratan tehlikenin, rizikonun, meydana gelmesi halinde bunu tazmin
etmeyi ya da bir veya birkaç kişinin hayat süreleri sebebiyle ya da
hayatlarında gerçekleşen bazı olaylar dolayısıyla bir para ödemeyi veya diğer
edimlerde bulunmayı yükümlendiği sözleşmedir.”
Sigorta sözleşmesinin kurulabilmesi
için aşağıdaki hususları içermesi gerekmektedir.
1-
Taraflar (Sigortacı-Sigorta Ettiren)
2-
Lehtar (Sigorta Alacaklısı-Sigortalı)
3-
Sigorta Menfaati
4-
Prim
5-
Riziko
6-
Sigorta Bedeli
· Sigorta
Sözleşmesinin Şekli
Sigorta
sözleşmesinin yapılması şekle bağlı değildir. Sigorta ilişkisinin doğması için
sigortacı ile sigorta ettirenin yukarıda bahsettiğim zorunlu unsurlar üzerinde
yazılı veya sözlü olarak anlaşmaları sigorta sözleşmesinin kurulması için
yeterli olacaktır.
Bütün
sözleşmeler gibi sigorta sözleşmeleri de tarafların karşılıklı ve birbirine
uygun irade beyanları ile kurulmaktadır. Ancak yeni TTK. m. 1405/1’ de
sigortacının susmasına sonuç bağlanmıştır. Maddeye göre sigortacı ile sigorta
sözleşmesi yapmak isteyen kişinin, sözleşmenin yapılması için doldurduğu
teklifname, verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde reddedilmemişse
taraflar arasında sigorta sözleşmesi kurulmuş sayılacaktır. Yani Türk Ticaret
Kanunundaki düzenleme uyarınca sigortacının susmasına sonuç bağlanmıştır.
Yukarıda
dediğim gibi sigorta sözleşmelerinin yapılması şekle bağlı değildir. Sözlü
şekilde de sigorta sözleşmesi yapılabilmektedir. Ancak sözlü şekilde yapılan
sigorta sözleşmelerinde, tarafların arasında ileride bu sigorta ilişkisinden
kaynaklı bir uyuşmazlık olması durumunda karşımıza ispat sorunu çıkmaktadır. Bu
durumda sigorta poliçesi, tarafların arasında bir sigorta sözleşmesi
bulunduğunu ispata yarar. Poliçenin bulunmadığı durumlarda da ispat mümkündür.
Ticari defterlere, tarafların beyanlarına ve bu gibi delillere dayanarak
sigorta ilişkisinin varlığı ispat edilebilir.
· Sigorta
Sözleşmesi Düzenlenirken Uyulması Gereken Esaslar
- Sigorta sözleşmelerinin koşulları,
müsteşarlıkça onaylanan ve bütün sigorta şirketlerinde aynı şekilde uygulanacak
olan genel koşullara uygun olmalıdır
-
Sigorta şirketleri ve acenteleri tarafından,
sigorta sözleşmesine dair tüm aşamalarda sigorta ettiren yeterli bir şekilde
aydınlatması, bilgilendirmesi gerekmektedir. Sigorta şirketi veya acenteleri
bilgilendirme yükümlülüğünü gereği gibi yerine getirmediği durumda sigorta
ettiren sigorta sözleşmesini feshedebileceği gibi uğradığı zararın tazmin
edilmesini de talep edebilir.
-
Sigortacının, sözleşmede kapsam
dahilindeki risklerin dışında kapsam dışı olan riskleri de açıkça belirtmesi
gerekir. Belirtilmemiş riskler teminat kapsamında sayılmaktadır.
- Sigorta sözleşmelerinin dili duru
olmalıdır. Sözleşme metni, sigorta ettiren tarafından rahatlıkla anlaşılır
olması önemlidir. Yabancı kelimeler kullanılmamalıdır, kullanılacaksa eğer TDK
tarafından belirlenen kelimeler kullanılmalıdır.
Stj. Av. Batuhan
Berk MAZLUM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.