Yolcu taşımalarında taşıyıcının sorumluluğunun yumuşatılmış kusursuz sorumluluk olduğu ileri sürülebilir. Ancak taşımanın şekline göre özel hüküm niteliğinde kanun düzenlemeleri önceliklidir. Genel hüküm Türk Ticaret Kanunu’nun 914. Maddesinin ikinci fıkrasıdır; “Taşıyıcı, yolcuların kazaya uğramalarından doğacak zararı tazmin eder. Yolcunun kaza sonucunda ölmesi halinde, onun yardımından yoksun kalanlar uğradıkları zararın tazminini taşıyıcıdan isteyebilirler. Ancak, taşıyıcı kazanın kendisinin veya yardımcılarının en yüksek özeni göstermelerine rağmen, kaçınamayacakları ve sonuçlarını önleyemeyecekleri bir sebepten ileri geldiğini ispat ederse tazminattan kurtulur.”
Yukarıda dediğim üzere
havayolu taşımalarında özel hükümler önceliklidir. Bu özel hükümler TSHK (Türk
Sivil Havacılık Kanunu) içerisinde bulunmaktadır.
Bu hükümlerde yolcunun iş
gücü hayatına negatif etki edecek veya yolcunun sakat kalmasına sebep olacak durumlar
hakkında TSHK m.120 uyarınca, yolcunun vefatı yahut yolcunun herhangi bir
cismani zarara uğraması durumunda bu zarara sebep olan kaza, hava aracında veya
iniş veya biniş sırasında meydana gelmiş ise bu zarardan TAŞIYICI SORUMLU OLACAKTIR. Taşıyıcının sorumluluğu,
yolcunun sağ salim ulaşımını sağlama borcunun ihlalinden ortaya çıkmaktadır.
Özel hükümde de görüleceği üzere bu sorumluluk içerisine iniş ve biniş
sırasında yaşanan kazalarda dâhil edilmiş olup bu sırada oluşan zarardan
taşıyıcının sorumluluğu doğacaktır.
Kaza açışından
taşıyıcının sorumluluğunu düzenleyen diğer bir madde de TSHK. M.123’tür. Bu
hüküm uyarınca, taşıyıcı, kendisinin ve çalışanlarının zararı önlemek için
gerekli tedbirleri aldıklarını veya bu tedbirleri alma imkânı bulunmadığını
ispatlarsa ve bu doğrultuda taşıyıcıya ve çalışanlara kusur izafe edilemiyor
ise taşıyıcının sorumluluğunun doğması mümkün olmayacaktır.
Özel hükümler ele
alındığında taşıyıcının sorumluluğun hukuki niteliğinin ağırlaştırılmış kusur
sorumluluğu olduğu anlaşılmaktadır. Ancak TSHK m.124, taşıyıcının
sorumluluğunun sınırlandırılmasına yönelik bir hüküm getirmiştir. Bu hüküm
uyarınca “Taşıyıcının sorumluluğunun
sınırlandırılması 12 Ekim 1929 tarihinde Varşova’da imzalanan ve Uluslararası
Hava Taşımalarına İlişkin Bazı Kuralların Birleştirilmesi Hakkındaki Sözleşme
ve bu Sözleşmeyi değiştiren Türkiye’nin katıldığı sözleşme ve protokollerin
hükümlerine göre tayin olur.”
Taşıyıcının sorumluluğu
Türkiye’nin katıldığı sözleşme, protokol, anlaşmaların hükümlerine göre tayin
olur. Bu sözleşmelerde taşıyıcının sorumluluğunun miktar olarak
sınırlandırıldığı hükümler mevcuttur. Ancak taşıyıcıya veya çalışanlarına
kusur izafe edilebiliyor ise taşıyıcı anlaşılan miktarı aşan kısımdan da
sorumlu olacaktır.
Önümüzdeki bültenimizde
Taşıyıcının Bagajdan Doğan Sorumluluğunu ele
alacağım.
Stj.
Av. Batuhan Berk MAZLUM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.